top of page

Kova Burcu'nda Yeni Ay - 28 Ocak 2017


28 Ocak 2017 Türkiye Saat ile 03:07’de Kova Burcu’nda bir Yeni Ay gerçekleşiyor.


Yeni Ay’ın gerçekleşeceği Kova Burcu’nun yöneticisi Uranüs’tür. Güneş Sisteminin 7. Gezegeni Uranüs, çıplak gözle görülebilen bir gezegen olmadığından keşfedilmesi için önce teleskobun keşfedilmesi gerekmişti. 98 derecelik bir açı ile yana yatık duran bu gezegen, üstelik Güneş Sistemi’ndeki diğer gezegenler batıdan doğuya ya da hadi en fazla Venüs gibi tersine dönerken tamamen baş aşağı dönerek zaten ne kadar değişik bir tip olduğunu hemen göstermektedir. İşte Kova Burcu; Uranüs’ün bu sıra dışı fiziksel özelliklerini bir anlamda simgesel olarak gayet güzel taşır, yenilikçidir, gelecekle ilgilidir, değişik bir tiptir, bildiğin devrimcidir, dâhidir. Bağımsızlığını, bireyselliğini, aykırılığını bir güzel sergiler ama enteresan bir şekilde bütün bu bireysel özgürlükler içinde fena halde devrimci karakteri ile bütüne hayrının dokunmasını da en az bu kadar önemser.


Yeni Aylar adı üzerinde yeni başlangıçlarla ilgilidir. Girişimde bulunmak, inisiyatif kullanmak, içgüdülerinin peşinden gitmek, kendini göstermek, bir anlamda açığa çıkma zamanıdır. Yeni Ay’da Dünya karanlıkta olduğundan birey adeta ışımak isteyecektir. Yeni Ay başlatma enerjisine ve bu enerjiyi büyütme potansiyeline sahiptir. Ay, Uranüs’le ilişkide olduğunda özgürleşmek ister, marjinallik ister. Üstelik Uranüs, elektrik elektronikle ilgili de bir gezegendir. Yeni Ay’ın 3. Ev’de gerçekleşmesi de bize Kova’nın özgürlükçü enerjisinin iletişim biçimlerimiz etkileyecek, iletişim cihazları alanında belki de yepyeni bir teknolojinin ilk ipuçlarını görebileceğimiz bir dönem olabileceğini düşündürtüyor. Ayrıca Ay 3. Ev’de Kova’dayken Kova’nın yöneticisi Uranüs’te 5. Ev’de Koç Burcu’nda 20°’de konumlanmış; 5. Ev de yaratıcılık, sanat, kişisel beceriler ile ilgili bir ev, eh Koç’un öncü karakterini alıp 20°’nin Sabit niteliğinin verdiği kalıcılığı ve Su elementinin verdiği bolluk, bedensel-ruhsal-zihinsel yenilenme, ele avuca gelmeme özelliklerini de katarsak bu yeni teknolojinin kalıcı olması ve iletişim biçimlerimizi kökten değiştirmesi işten bile değil diyebiliriz. Tabii bu iyi niyetli bir yorum olup bütün bunlar yepyeni bir yönetim şekli, yepyeni bir dönemin, iletişim şeklinin ilk işaretleri de olabilir mi, olabilir ama ben işin teknolojik yanını düşünmeyi daha çok sevdim. Sonuçta hocamın dediği gibi astroloji olasılıkları, potansiyelleri söyler ve hiçbir şey taşa yazılmış değildir. Her an değişim içindeyiz, her an yeni bir farkındalıkla yeni bir seçim yapabiliriz…


Tabii Kova’daki Ay’ın verdiği tek sinyal bu değil; Ay’ın 4. Ev’de Balık’a yerleşmiş Venüs ile yaptığı açı duygusal olarak zorlanacağımız bir döneme işaret ediyor. Bir yandan emniyet ihtiyacı hissederken bir yandan da istediğimiz hayatı sürdürmek, arzu ettiğimiz şeyleri yapmak istiyoruz. Ama özellikle de millet olarak şu an içinde bulunduğumuz şartlar bunu yapmaya izin vermiyor. Ay’ın bir yandan da 2. Ev’de Satürn ile yaptığı aynı açı bize adeta; katı yürekli, kendi fikirleri konusunda sabit fikirli, duygusal açıdan güçsüz hassas ama bir o kadar da dışarıya bunun tam tersini yansıtan birilerini gösteriyor. Satürn Yay’da bizi kendimizi engin bilgilere açmaya zorlar, Yay’ın aktif, dinamik, yaşamı geniş bir perspektiften kavramaya müsait yapısını Satürn sanki çekiştirip onu bağnazlaştırıp, tam olarak anlamadığı halde sorgusuz sualsiz kabul ettiği dogmatik fikirlerini körü körüne savunmaya zorlar. Burada farkındalık önemlidir ama bu bir süreçtir, yaşanılacak, deneyimler kazanılacak, acılar çekilecektir ve sen bunları yaparken ne olur? 2. Ev’e özel konuşursak yani para evinde herkes de bundan olumlu olumsuz etkilenir. Sonuçta para konuları ile ilgili katı görüşlerin etkisi ile biraz daha zorlanacağız gibi görünüyor.

Bütün bunlar yetmezmiş gibi bir de Ay 4. Ev’de Balık’a yerleşmiş Chiron’la da aynı açıyı yapıyor. Balık’ın hassasiyeti ile Chiron’un zorlayıcı yapısı, aile içi ilişkilerde zorlanmalar ve yepyeni başlangıçlar yapmak için içeriden dürtüsel bir istek verebilir. Tabii bütün bunlar herkesin kendi doğum haritasının özgün yapısına göre etki edecektir. Evrende her varlık sonsuz kombinasyonlar içinde eşsizdir. Ama dünyada duyguların da çok benzer olduğunu unutmayalım. Hikayeler eşsiz olsa da dünyasal planda hepimiz benzer duygular yaşıyoruz…


Bu Yeni Ay’ın en çarpıcı noktalarından biri de 11. Ev’de Terazi’de yerleşmiş olan Jüpiter. Jüpiter Terazi’de sosyal hayata uyum sağlama, ön planda olma isteği verir, hatta bir de mutlu bir evlilik şansı verir. Eh bir de 11. Ev’de yani sosyal hayat, beklenmedik şanslar evindeyken, üstelik de 2. Ev’deki Satürn ile sevimli bir açısı varken; insanın aklına aşk arayanların bu dönemde yeni başlangıçlar için güzel bir şansı olabileceği geliyor. Bir de Balık’ta en güzel konumunda olan Venüs’le olan açı var ki, bu romantik tanışma küçük bir kaza ile olursa hiç şaşırmayalım. Aman diyelim, dikkatli olun, küçük sevimli bir kazanın yaşamınıza “o kişi”yi getirmesi güzel bir hatıra olur ama o kadarı ile kalsın.


Bu Yeni Ay’ı konuşup Mars’a değinmemek herhalde ayıp olurdu, Mars bu Yeni Ay’da 4. Ev’de 29° Balık’ta konumlanmış. Plüton ile de sevimli sayılabilecek bir açı yapıyor. 29 derecedeki bir gezegen uzlaşma alanımızdır, Plüton’la yaptığı 72 derecelik açı ise kendi seçimimizi simgeliyor. Yani Mars’ın Balık’taki güvensiz kararsız yapısı bir de 29 derecenin hem değişken hem de su elementindeki yapısına bakarsak bu dönem biraz kafası kesilmiş tavuk misali öfkemizi kusacak yer arayacağımız, bunu gerekli gereksiz herkesten özellikle de Mars 4. Ev’de konumlandığından ailemizden, annemizden falan çıkarmaya çalışabileceğimizi çağrıştırıyor. Ama unutmayalım, öfke ile kalkan zarar ile oturur. Bu dönemde, çevremizde birçok zorlayıcı olaylar olurken, anın farkındalığında kalmak, geçmişin muhasebesini çıkarıp geleceği tasarlamakla uğraşmak yerine elimizdekilerin kıymetini bilmeye odaklanmakta fayda var. Unutmayalım ki korkularımızı, endişelerimizi ifade etmenin tek yolu öfke değil, tam tersine içtenlikle yaşadıklarımızı ailemizle, yakınlarımızla paylaşmak. Hele de annelerimizle paylaşmak çok tatlı olmaz mı, annelerimiz yaşıyorsa onların değerini bilelim, sevgi göstermek için anneler gününü beklemeyelim…


Yeni Ay’da filizlenen fikirlerimizin Dolunay ile gerçeğe döneceği, aktif olarak bir çözüm üretemediğimiz ama canımızı yakan konularda gereksiz konuşup canımızı sıkmak yerine bütüne nasıl katkıda bulanabileceğimize, okuyarak anlayarak kendi özgün fikirlerimizi geliştirmeye zaman ayıracağımız bir Yeni Ay olsun…


Çok değerli, vizyonumu açan, beni cesaretlendiren hocam Oğuzhan Ceyhan’a saygı ve sevgilerimi, sımsıcak ilgileri ile beni cesaretlendiren arkadaşlarıma da sevgilerimi sunuyorum…

Ebru Altan – Oğuzhan Ceyhan Astroloji Akademisi [Hocama derin sevgi ve saygılarımla]

Featured Posts
Check back soon
Once posts are published, you’ll see them here.
Recent Posts
Archive
Search By Tags
Follow Us
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page