top of page

Geçmişini hatırlamayanlar, onu tekrarlamaya mahkumdur!


René Magritte’in bu eseri George Santayana’nın Türkçeye "Aklın Yaşamı" adıyla çevrilen denemelerinden bir alıntı üzerine yapılmış, şu an Smithsonian Amerikan Sanat Müzesi’nde sergileniyor. Alıntı şöyle: “Geçmişini hatırlamayanlar, onu tekrarlamaya mahkumdur”.


Herhalde Kova’yı, özellikle de artık adım adım yaklaştığımız Plüton Kova sürecini bundan daha güzel anlatan bir söz olamazdı. Plüton, Uranüs, Neptün başta olmak üzere Jüpiter ve Satürn’ün de içine bir şekilde dahil olduğu yavaş hareket eden göstergeler yaşamımızdaki uzun döngüsel süreçleri sembolize ediyorlar. Plüton’dan daha önce de yer yer bahsettim. Bugün biraz daha detaylı yazmak istedim çünkü Plüton şu anda farkında olduğumuz en yavaş döngüyü (tam 248 yıl) yaratıyor, yaşamlarımızda uzun vadeli ve büyük izler bırakan olayları sembolize ediyor ve 21 Ocak’ta artık Kova burcunda hareketine iyiden iyiye başlayacak.


Zodyak’ın ilk burcu olan Koç’ta başlayan bir döngü, son burç olan Balık’ta tamamlanıyor. En son döngü Koç burcunda 16 Nisan 1822’de başlamıştı, şimdi on birinci burç olan Kova’ya giriyor ve 13 Aralık 2067’de Balık burcundan tamamen çıkması ile sonlanacak.


Bir gezegenin bir burca girişine “ingress” deniyor ve bu giriş anı önemli bilgiler içeriyor. 23 Mart 2023’te Kova’ya girip 11 hafta kaldıktan sonra çıkan Plüton, ilkinde öyle çok da gösterişli bir giriş yapmadı. Başka bir gezegenle aman aman bir açısı yoktu, olan açılarında da element uyumu vardı, Güneş’le fırsat içeren bir görünüm veriyordu. Nitekim o dönem özellikle teknolojik gelişmeler ile ilgili önemli ipuçları verdi bize. Ama bu kez 2024 girişi ekstra önemli çünkü 0° 0’ bir Plüton 0° 27’ bir Güneş ile yan yana giriyor Kova Burcu’na. Bu derece Satürn ile Jüpiter’in 21 Aralık 2020’deki kavuşumunun derecesi, bu çok büyük bir sembol. Üstelik ilk ayın içinde önce Merkür’le sonra Ay, sonra Mars sonra da Venüs peşinden gelip onunla 0°de kavuşacaklar. Haydi Ay’ı geçelim, o zaten çok hızlı hareket ediyor, onun kavuşması normal ama diğerlerinin ilk günlerde hemen peşinden gelmesi müthiş bir şey. Hemen 25 Ocak’ta da bir dolunay oluyor. Twitter’da bir astrolog arkadaşımız şöyle yazmış, çok hoşuma gitti: “Sanki Güneş Plüton’un elinden tutmuş tapınağa girişinde eşlik ediyor ve üç gezegen ile Ay onu karşılayıp hediyelerini sunuyorlar.“ (@seer_ina). Bana kalsa hediyelerini değil bağlılıklarını sunuyorlar gibi. Yani demem o ki, Merkür iletişim kurma ve ticaret tarafında, Venüs ilişkiler ve değerler tarafında, Mars da hareket ve mücadele anlamında artık Kova burcunun etkisini tamamen kabul ediyorlar gibi. Güneş ise şunu diyor sanki; “ihtiyacın olan enerji bende ve sana desteğim tam, yapacağını yapman benim de amaçlarıma uyuyor”.


Kova ne demekti? Kova aslında Oğlak’ta kuralları uygulayan Satürn’ün kendi kendini tekrar sorgulamasıdır. Bu kuralları koyduk, uyguluyoruz tamam ama bunlar halka neler yaşatıyor, halk nasıl tepki veriyor, kurduğu sivil toplum kuruluşları ile, teknoloji aracılığı ile toplum ne diyor? Birey nereye gidiyor? Bireysel özelliklerin toplumsal yankılarıdır Kova. Örneğin farkındaysanız artık cinsel kimlikler, iki cinsiyet ile ilgili kemikleşmiş algılar yavaş yavaş ortadan kalkıyor. Erkeklerin makyaj yaptığını, farklı giyindiğini, kadınların üzerindeki estetik baskıların yavaş yavaş ortadan kalktığını görüyoruz. Ama hep unutulan bir şey var; Kova özgürlükçüdür, teknolojiktir, yenilikçidir, devrimcidir, bilimseldir şüphesiz ama bu sembol Satürn ve Uranüs’ün kontrolündedir. Ve bu her iki gösterge de insan psişesinde ipleri kimseye vermek istemeyen ve bunun yolunda tüm çocuklarını feda etmeye hazır iki karakter. Soğuk ve duygusuz, kontrolcü, sınır ve sistem koyucu. Yani bunu Corona salgını zamanı gördük değil mi? Oğlak burcunda yani Satürn’ün kontrolünde olan büyük kavuşumda sınırlamalar, kontrol, yapılması gereken zorunlu şeyler, hareket kısıtlaması gibi durumlar Plüton ve Satürn’ün neler yapabileceğini bize gösterdi. Ne zaman ki Satürn ve Jüpiter Kova’da kavuştu, insanlar isyan etmeye başladılar, aşılara, maskelere, kapanmalara, baskılara direnme eğilimine girdiler. Enteresan olan bildiğimiz anlamda çalışma sistemleri çöktü, evden çalışma normalleşmeye başladı, ticaret on-line platformlara kaydı, koca koca alışveriş merkezlerinin iflas açıklamalarına tanık oluyoruz.


Kova semboliği olan sivil toplum kuruluşlarına baktığımızda da parlamentolarda da bu tip şeyleri görüyoruz, herkes kendi fikrinin savunucusu oluyor. Hele de fikir örgütleri, zaten örgüt demek tek bir ideoloji çevresinde toplanma ve mücadele etme yolunda birlik olmak demek. Yani bu süreç böyle çiçekler ve kelebekler olmayacak. Değişim hiçbir zaman kolay bir süreç olmuyor. Bence bunun en güzel örneklerinden biri kentsel dönüşüm. Harika bir Satürn semboliği. Satürn bir yandan yapıyor, kalıcı yapılar kuruyor ama bir yandan artık amaca hizmet etmeyenleri yıkıyor ve baştan yapmaya girişiyor. İçinde yaşayanlar için ne kadar zor bir süreç. Hele de o bina ile duygusal bağ kurmuş, yıllarını orada geçirmiş olanlar için. İşte yaşayacağımız süreç aynen böyle bir süreç. Alıştığımız şeylerin çöküşü ve yepyeni olanın başlangıcı. Kabul etmemiz gereken temel bir gerçek var: Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak! Asla eskiye dönmeyeceğiz.


Plüton’un önceki Kova süreçlerine baktığımızda bizim açımızdan en çarpıcı dönemlerin başında bence M.S. 1286-1308 dönemi geliyor. Bu tam da Osmanlı Devleti’nin kuruluş dönemine denk geliyor. Bu devletin tüm bir Anadolu ve Avrupa dolayısı ile günümüzün medeniyet tarihini değiştirdiğini söylemeye herhalde gerek yok. Halil İnalcık şöyle yazıyor: Onu (Osman Bey’i kastederek) beylik kurucusu büyük bir gazi önderi durumuna çıkaran başarı eski Bizans Başkenti İznik’i kuşatması ve 1302 yazında Bapheus’ta Bizans İmparatorunun gönderdiği orduya karşı baskınla kazandığı zaferdir. Bu zaferle kendisi ve kendisinden sonra oğulları, uclarda rakipsiz bir nüfuz ve şevket kazanmış, böylece hanedanı ve Osmanlı Devleti kurulmuştur. (Kısa Osmanlı Tarihi, shf: 16). 27 Temmuz 1302’de Plüton 23° Kova (devrim) burcundaydı ve daha iki gün önce 9° Aslan burcunda (kraliyet) bir Güneş Tutulması olmuştu. O gün Güneş-Venüs 11° Aslan burcunda kavuşumdaydı. Yeni bir imparatorluğun ilk adımı atılmıştı. Yıllar sonra aynı Plüton, Aslan burcunda o derecelere yaklaştığında bu kez II. Mehmet imparatorluğu tam olarak tesis edecek hamleyi yapacak, İstanbul’u fethedecek ve Fatih unvanı ile nam salacaktı.


Plüton’un bundan sonraki Kova yolculuğu 1532 ile 1553 yılları arasında Kanuni Sultan Süleyman’ın imparatorluğu gerçek bir dünya imparatoru haline getirmesine, Avrupa’nın derinlerine kadar gitmesine ve iş birlikleri içine girmesine, Barbaros Hayrettin Paşa’nın denizlerdeki hakimiyetine sebep olacak, Kova’nın en son derecesine gelindiğinde ise belki de imparatorluğun kaderini tamamen değiştiren olay gerçekleşecekti, Şehzade Mustafa 6 Ekim 1553’te babasının emri ile boğdurulacaktı. En son tutulma 11° Kova burcunda, tam da kuruluş haritasındaki Güneş-Venüs kavuşumunun karşısında olmuştu. Satürn ve Uranüs’ün ilişkisinden bahsetmiştim ya biraz önce, ne kadar net bir sembol çalışmış, öyle değil mi?

Plüton’un bir sonraki Kova yolculuğu dünyanın tüm düzenini değiştiren çok önemli iki olayla gelecekti, ABD’nin kuruluşu ve Fransız Devrimi. Bundan sonra olanları herhalde anlatmama gerek yok. Osmanlı’nın III. Selim’le başlayan modernleşme çabaları ve yıkılmasına giden süreç de bu dönemde başladı.


İşte şimdi aynı bu olayların büyüklüğü kadar büyük bir döneme giriyoruz. Artık gücü eline geçirmek isteyen sıradan vatandaş ile gücü elinde tutanların mücadelesi daha da belirgin hale gelecektir. Çünkü artık sosyal medya var. Artık hiçbir şey gizli kalmıyor. İnsan yepyeni ufuklara açılacak, yepyeni teknolojiler, yepyeni toplumsal yapılanmalar, belki ortak yönetim sistemleri, parlamentoların halk oylamalarına alan açması, teknoloji katkılı insan, hovarboard gibi uçan araçların yaygınlaşması, akıllı ilaçlar ve daha birçok teknolojik gelişmelere şahit olacağız. İnanın, 2044’te çok ama çok başka bir dünya olacak.

Featured Posts
Check back soon
Once posts are published, you’ll see them here.
Recent Posts
Archive
Search By Tags
Follow Us
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page