Güneş Oğlak Burcuna Girdi

Hayırlı olsun, Güneş Oğlak Burcu’na girdi. Oğlak Satürn’ün yönetiminde bir burç olduğu için faziletleri de zorlukları da anlatmakla bitmez. Satürn büyük zaman yöneticisi, kendi babası Uranüs’ün hayalarını kesip denize atmış, sonra gücünü paylaşmamak için kendi çocuklarını yemiş, oğlu Zeus da karnını delip kendi ile birlikte bütün kardeşlerini azat etmiş. Bilinen zamanların en eskisinden beri devam eden baba oğul savaşı. Oğullar babaları gibi olmak istemez, onlara benzemekten kurtulamaz, aynı şey ana kızlar için de geçerlidir çoğu zaman. Sümer mitolojisinde ise Satürn’ün kökeni olan Enki insanlara yardımcı, Jüpiter’in kökeni olan Enlil insanları küçümseyen, önemsemeyen bir karakterdir. Hep diyoruz ya Satürn kötü, Jüpiter iyi olarak algılanıyor ama aslında Satürn insanın özünü, en yüksek potansiyelini ortaya çıkaran bir rehber, Jüpiter ise sana sunulan fırsatları hakkıyla değerlendirebilecek bir farkındalıkta değilsen, eninde sonunda seni yargılayacak bir hakimdir aslında. İnsan zorlanmayı, mücadeleyi sevmediğinden Satürn zor algılanıyor ama işte okul gibi. Süreç zorludur ama iyi bir okuldaysan, uzun vadede kazanımın büyüktür. O yüzden Oğlak çok önemli bir sembol. Haritalarımızda Oğlak neredeyse, hangi gezegenler Oğlak’ta ise, Satürn nerede ve hangi koşullarda ise onu anlamak bize çok şey katacaktır.

Oğlak’ı tek kelime ile özetlemeye kalksam ne derdim diye düşünüyorum: Sınırlar? Olabilir. Satürn binlerce yıl boyunca insanın gözüyle görebildiği gezegenlerin en ötesindekiymiş. Birçok ekolde gökkürenin kubbesi gibi algılanmış, dünyasal algının da sınırı. Bu yüzden Satürn sınırları temsil eder. Hem gerçek sınırları; bir ülkenin sınırı, bir arazinin sınırı gibi hem de soyut sınırları. Yani kafana göre araba kullanamazsın, ehliyet almalısın. Tanımadığın biri ile durup dururken samimi konuşamazsın, üniversitesini bitirmeden bir binanın statik hesabını yapamazsın, midenin belli bir kapasitesi var, bir oturuşta beş pizzayı yiyemezsin, istisnalar kaideyi bozmaz. Oğlak işte bu sınırları belirleyen otoritedir. Oğlak sorumluluklardır, disiplindir, sabırdır, kontroldür, yavaş yavaş bir şeyi inşa etmektir, taştır, kayadır, dağdır, ağaç gövdesidir ve kalıcı yapılar kurmak üzere girişimde bulunmaktır. Satürn Oğlak ile sistemleri kurar sonra da Kova ile kendi kurduğu sistemi sorgular. Oğlak’ın 14 derecesinde Vega yıldızı vardır, iş bitiricidir, yöneticileri temsil eder. Oğlak yüksek sorumluluk alma kapasitesine sahip olduğu için haritanızda güçlü Oğlak gezegenleri varsa yönetici olma kapasiteniz de yüksek olabilir. Tabii bulunduğu yer ve açıları önemlidir. Oğlak ciddiyettir, ağırbaşlılıktır, laçkalığı sevmez, duygusal takılmaz, işini yapmaya önem verir, hedef odaklıdır ama öyle Aslan gibi ben demez, yapar ama kendini illaki ön plana çıkarma derdine girmez. Oğlak arka planda genelde kabul edilme, onaylanma kaygısı taşıdığı için bunu çok çalışarak kapatmaya çalışır, duygularına kapılmaz, kimseye derdini de açmaz. Oğlak neredeyse genelde her şey yavaş işleyecektir, yaşamın ileriki dönemlerine kalacaktır. Sabırla ve inatla yolunda ısrar edecek ve son derece kontrollü bir şekilde onu elde etmeye çalışacaktır.

Özellikle yükselen burç Oğlak olduğunda kişi gerçekçi, nesnel, olayları titizlikle ele alan, biraz soğuk algılanan, insanlara kolay yaklaşmayan, inatçı biri olabilir. Hedeflerine ulaşmak için sabırla ve çok çalışan biri ile karşı karşıya olabiliriz. Tabii Satürn’ün haritada ne durumda olduğu ve diğer tüm göstergeler de bunu bambaşka bir hale sokabilir. Ama genel olarak gerçekçi ve mesafeli biri ile karşı karşıya olma olasılığımız yüksektir. En yakınındakileri bile biraz mesafede tutar, kendini açmaz, güçlü bir Satürn ve ondan destek alan bir Merkür varsa, bildiğin ukala ve kimseyi beğenmeyen biri bile olabilir. Oğlak’ta çoğu zaman derinde yatan bir yeterli olmama endişesi vardır ve bunu araya mesafe koyup kendini çok açmayarak yaşar, riske girmez, kendini de çok beğenmez.

Oğlak’ı en çok Mars sever. Oğlak Mars’ın fevriliğini, düşünmeden hareket eden, gereksiz riskler alıp başını derde sokmaya, her kavgaya müdahale etmeye müsait yapısını sınırlar, dengeler ve yola sokar. Mars’ı Oğlak olan insanlar neyi ne zaman yapacağını çok iyi bilen, verimli, mücadeleci, kalıcı başarılara imza atabilen insanlar olurlar. Seviyoruz Mars’ı Oğlak olanları. Hele de bu Mars çalışma ortamını, koşullarını temsil eden bir yerde ise bu insanlar ölene kadar durmaz, çalışırlar. Boş oturmak diye bir kavramları yoktur, kafalarında öyle bir mefhum olmaz. Örneğin Albert Einstein’ın, Alexander Graham Bell’in Bernardo Bertolucci, Berthold Brecht’in, Leo Tolstoy, Steven Spielberg’in Mars’ları Oğlak’ta. Bir de hiç şaşırmayacaksınız ama Almanya’nın haritasında Mars Oğlak’ta. Bir de çok şaşıracağınız örnek vereyim; Fenerbahçe Spor Kulübü’nün de Mars’ı Oğlak’ta. Ama işte, bu ikisi işin mantığını anlamak için çok güzel örnekler. Almanya’nın Mars’ı Oğlak, Satürn’ü de Oğlak, kendi burcunda ve çok güçlü. Ne kadar çalışkan bir ülke olarak biliyoruz. Fenerbahçe’nin ise Mars’ı Oğlak ama Satürn Balık’ta yani çalışıyor çalışıyor ama bir yerlerde dağılıp gidiyor, Satürn taş toprak dedik ya, suyun içinde ya kendi ağırlığı ile batacak ya da gemi olup yüzecek. Yani odaklanma ve kontrol sorunları olabiliyor.

Ay Oğlak burcunda olduğunda da genelde duygularla kolay bağlantı kurulmaz, anne biraz soğuk algılanabilir. Kişide daha çok çocuğun geleceğini düşünen, hayatta kalıcı bir şeyler üretmesi, vatana millete hayırlı evlat olması için çalışan ama duygusal tarafta çok destek veremeyen bir anne algısı olabilir. Ama bir yandan da Oğlak’ın ilk dekanı yani ilk 10 derecesi Jüpiter etkisindedir, anne seni yükseklere çıkarmak için destekçi görevi görecektir, ikinci dekanı Mars’tır, harekete geçmek konusunda sana örnek olacaktır, üçüncü dekanı Güneş’tir, kimliğini geliştirmeye alan açacaktır. Astrolojide hiç fiks formül yok, birçok farklı bileşeni aynı anda değerlendirmek gerekiyor. Örneğin gece doğduysanız ve Ay’ınız Oğlak’ta ise, bu sizi yönetime çıkaracak bir etki yapacaktır. Gündüz doğmuşsanız da biraz melankolik, içe kapalı hissettirebilir. Örneğin Anthony Bourdain’in Ay’ı Oğlak’ta imiş, düşünsenize son dakikaya kadar kimse içinde bulunduğu ruh halini anlayamamış. Bir yandan Aysel Gürel’in Ay’ı Oğlak’ta, ruh halini ne kadar büyük bir sanatsal ifadeye dönüştürebilmiş. Aile Dizimi tekniğini geliştiren Bert Hellinger örneğin, Ay’ı Oğlak’ta, o da kendini bulmak için herkese bir yol sunabilmiş. Rahmetli Billur Kalkavan’ın Ay’ı Oğlak’taydı, onun hep annesi ile mesafeli bir ilişkisi olduğunu ama aksini de zaten istemeyeceğini söylediğini hatırlıyorum. Yılmaz Özdil’in mesela, Ay’ı Oğlak, gözünün yaşına bakmadan peş peşe sıralayabiliyor aksaklıkları.

Yüksek mevkilere gelen, bir işte sebat edip çalışarak önemli işler yapan insanlarda Oğlak burcu bağlantıları bekleyebiliriz. Özellikle Güneş ve Merkür’ün birlikte Oğlak’ta olduğunda her türlü zorlukta ya da toplumsal algılarla yılmadan çalışan ve sonuç alan insanları görebiliyoruz. Örneğin Stephen Hawking çok güzel bir örnek buna, koşullarını tamamen zorlamış biri. Manchester United’ın efsanevi teknik direktörü Sir Alex Ferguson, çevre aktivisti Greta Thunberg, doktor ve yazar Gabor Mate, rock-roll efsanesi Elvis Presley, David Bowie, büyük astronom, astrolog ve matematikçi Johannes Kepler, hasta yatağında bile resim yapmaya devam eden büyük ressam Henry Matisse birkaç örnek olarak sayılabilir.

Son olarak bir de para birimlerinden örnek vererek bitireyim. İlk basılan Amerikan doları Mars Oğlak’tayken basılmış, “kalıcı bir hareket” semboliği. Euro’nun anlaşması yapıldığı gün Güneş, Venüs ve Neptün Oğlak’ta, sirkülasyona girdiği gün de yine Güneş, Venüs ve Merkür Oğlak burcundaymış. 1843’te ilk Lira basıldığında Güneş, Satürn ve Merkür Oğlak burcunda, cumhuriyet dönemi sonrası ilk Türk Lirası kanunu çıktığında da Güneş ve Jüpiter Oğlak burcundaymış. 2005’te yeni Türk lirası kanunu mecliste kabul edildiği dönem de Oğlak dönemi ve yürürlüğe girmesi de bir Merkür Oğlak dönemine denk gelmiş. Tabii bu tip yenilikler genelde yıl başlarında yapıldığı için bunlar çok da şaşırtıcı değil ama yine de kalıcı başlangıçlar ile Oğlak’ın sembolik bir bağlantısı olduğu da kesin gibi.

Tabii ki başarının, sabrın ve azmin tek göstergesi Oğlak diyemeyiz ama haritanızda Oğlak gezegenleri var mı bir bakıp kendinizi bu gözle bir değerlendirmek isteyebilirsiniz. Örneğin Satürn’ünüz hangi burçta ve haritanızda hangi alanda? Satürn hangi burçta ise o konuda zorlanmalar, kısıtlanmalar yaşamanız mümkün. Ama unutmayalım ki gökyüzü de durmuyor. Bizim doğum anımız gökyüzüne bir iz bırakıyor ama sonsuzluk içinde hareket halindeyiz ve her an kendimizi dönüştürme ve daha iyisini yapma şansımız da var.

Tüm Oğlak burçlarına ve haritasındaki gezegenlerin çoğu Oğlak olan ve hayatta gördüğüm en çalışkan insanlardan biri olan anneme buradan selam olsun.